20’lik diş çekimi sonrası oluşan iltihap çok yaygın bir sorundur. İltihap oluşumunu anlamak için bazı belirtiler ortaya çıkabilecektir.
Bunlar arasında, şişlik, kızarıklık, acı hissi, kötü tat ve kötü koku gibi semptomlar yer almaktadır. Oluşan diğer bir belirti ise yüksek ateştir. Bu belirtiler birkaç gün veya hafta boyunca devam edebilir.
Diş Hekimi, çekim sonrası riskleri azaltmak için bazı antibiyotik veya yara iyileştirici ilaçlar da önerir.
- Eğer, diş çekimi sonrasında bu belirtileri yaşarsanız, bir an önce diş hekiminize danışın. Erken tanı ve tedavi, iltihaplanmayı önleyecektir.
- Bunun yanı sıra, hastalar evde, klorheksidin ya da tuzlu su çözeltisi kullanarak ağız hijyenini korumalıdır.
Genellikle, diş hekimleri cerrahi sırasında iltihap oluşumunu engellemek için antibiyotik gereksinimlerini karşılarlar. Ancak, iltihaplama ile ilgili belirtiler aşağıdaki durumlarda varsa, acil olarak doktorunuza başvurmanız gerekmektedir:
- Yüksek ateş
- Şişmiş Lefler (üst solunum yolu enfeksiyonunun işareti)
- Konuşmayı, yutmayı veya nefes almayı zorlaştıran semptomlar
Risk Faktörleri
20’lik diş çekimi sonrası iltihaplanma riskini arttıran bazı faktörler vardır. Bunlar arasında diş çekimi sırasında veya sonrasında enfeksiyon oluşması, dişin tamamen çıkmamış olması, sigara kullanımı, ağız temizliğine düzenli olarak özen göstermemek ve diş eti problemleri yer alır. Enfeksiyon, diş çekimi sırasında çok sayıda mikrobun ağzımıza girmesi nedeniyle ortaya çıkabilir. Tamamen çıkmamış bir diş de aynı sebeple enfeksiyona neden olabilir. Sigara kullanımı, ağızda mikropları öldüren tükürük salgısının azalmasına neden olarak iltihaplanma riskini arttırır. Ağız temizliğine yeterince özen göstermemek, diş eti problemleri ve enfeksiyon riskini arttırmaktadır.
Oral Hijyen
Oral hijyen, 20’lik diş çekimi sonrası iltihaplanma riskini önleyen en önemli faktördür. İyi bir ağız bakımı enfeksiyon riskini azaltır ve iyileşme sürecini hızlandırır. İltihaplanmış bölgenin temizlenmesi, hijyenik olmayan bir ortamda enfeksiyonun yayılması riskini de azaltır. İltihaplanmış bölgeyi yıkamak için tuzlu su kullanılabilir. Ayrıca, ağız çalkalama solüsyonları da iltihaplanmaya karşı etkilidir. 20’lik diş çekimi sonrası aşırı sıcak veya soğuk yiyeceklerden kaçınmak da enfeksiyon riskini azaltabilir. İltihaplanmanın önlenmesi için, diş hekimlerinin önerileri doğrultusunda diş fırçalama, diş ipi kullanımı ve ağız durulama gibi ağız bakımı yöntemlerine uyulmalıdır.
Diş Eti Problemleri
Diş eti problemleri, 20’lik diş çekimi sonrası oluşabilecek iltihaplanma riskini arttırabilir. Diş etleri sağlıklı olmadığında ve diş eti hastalıkları mevcutken, ağızda enfeksiyon riski artar. Gingivit, diş etlerinde kanama, kızarıklık ve şişmeye neden olabilir. Periodontit ise, diş etlerinin dişten uzaklaşması ve diş eti ceplerinin oluşması ile karakterizedir. Bu da bakteri birikmesine neden olabilir ve enfeksiyon riskini arttırır. Bu nedenle, 20’lik diş çekimi öncesinde diş eti sağlığına dikkat edilmesi ve gerekirse diş eti tedavisi yapılması önemlidir.
Önleme Yöntemleri
20’lik diş çekimi sonrası oluşabilecek iltihaplanmayı önlemek için aşağıdaki yöntemleri uygulayabilirsiniz:
- Diş çekimi sonrası doktorunuzun önerdiği ağrı kesici ve antibiyotikleri düzenli olarak kullanın ve önerilen sürede bitirin.
- Diş çekimi sonrası ilk 12 saat içerisinde buz kompresi uygulayarak şişliği azaltabilirsiniz.
- Diş çekimi sonrası 24 saat süreyle sigara ve alkol kullanmayın.
- Ağzınızı suyla çalkalayarak hijyeninizi koruyun, kesinlikle gargara yapılmamalıdır.
- Sıcak yiyecek ve içecek tüketmekten kaçının, soğuk servis edilen yiyecek ve içecekler tüketin.
Bunların yanı sıra, diş çekimi öncesinde ve sonrasında doktorunuzun önerilerini dikkate alarak rahat bir iyileşme süreci geçirebilirsiniz.
İlaçlar
20’lik diş çekimi sonrası oluşabilen iltihaplanma riskini azaltmak için kullanılabilecek bazı ilaçlar vardır. İbuprofen gibi nonsteroid antienflamatuar ilaçlar (NSAID’ler) iltihap, ağrı ve şişmeyi azaltabilir. Bununla birlikte, bu ilaçlar aspirin gibi kan sulandırıcılarla etkileşime girebilir ve mide rahatsızlığına neden olabilir. Bu nedenle, bu tür ilaçları kullanmadan önce bir doktora danışmak önemlidir.
Ağız çalkalama solüsyonları, iltihaplanmayı azaltabilen diğer bir seçenektir. Tuzlu su çözeltisi veya antiseptikler içeren ağız çalkalama solüsyonları iltihaplanmayı azaltabilir ve ağızdaki bakteri sayısını azaltarak enfeksiyonlara karşı koruyabilir.
Eğer ağrı çok yoğunsa, bazı ağrı kesicileri kullanabilirsiniz. Bununla birlikte, aspirin gibi kan sulandırıcıları içeren ağrı kesicilerden kaçınmak önemlidir. Antibiyotikler de iltihaplanmanın tedavisine yardımcı olabilir, ancak sadece bir hekim tarafından reçete edilmelidir.
Bakım Önerileri
20’lik diş çekimi sonrası oluşan iltihaplanmayı önlüyoruz ancak daha önemlisi, bu durumu yaşamamak için yapmamız gereken bakım önerileri var. İlk olarak, yemek yemekten sonra ağızda kalan besinlerin dişlerden temizlenmesi önemlidir. Bu amaçla, dişler yumuşak bir tarak veya özel olarak tasarlanmış bir fırça ile fırçalanabilir. Ayrıca, ağzı tuzlu suyla çalkalamak iltihaplanma riskini azaltabilir. İyileşme sürecinde, sıcaklığın yükselmesini önlemek için soğuk yiyecekler ve içecekler tüketmek önerilir. Son olarak, sigara ve alkol tüketimi iyileşme sürecini olumsuz etkileyebilir, bu nedenle bunları mümkün olduğunca azaltmak veya bırakmak önemlidir.
Tedavi Yöntemleri
20’lik diş çekimi sonrası oluşan iltihaplanma tedavisi için, öncelikle diş hekimine başvurmak önemlidir. İltihaba sebep olan nedenin belirlenmesinden sonra uygun tedavi yöntemi uygulanır.Antibiyotikler, iltihabın yayılmasını ve kötüleşmesini önlemek için kullanılabilir. Diş hekimi uygun dozaj ve süre belirler. İltihap yeterince büyük ve acı verici hale geldiyse, absenin drenajı için prosedürler uygulanabilir. Bu prosedürler sırasında lokal anestezi ve antibiyotik kullanımı gerekebilir. Antibiyotik ve prosedürlerin yanı sıra, diş hekimi hastaya ağrı kesiciler de verebilir. Tedavi sırasında iyileşme takip edilmeli ve herhangi bir olumsuz durumda diş hekimi ile iletişime geçilmelidir.
Antibiyotikler
Antibiyotikler, iltihaplı bölgedeki enfeksiyonu tedavi etmek için kullanılır ve iltihabın yayılmasını önlemeye yardımcı olur. Çoğu zaman, antibiyotikler diş etlerindeki gonore enfeksiyonları veya apseler gibi ciddi iltihaplanma durumlarında reçete edilir. Antibiyotikler aynı zamanda rutin olarak kullanılmamalıdır, çünkü bu, antibiyotik direncinin gelişmesine neden olabilir. Antibiyotik tedavisi sırasında, belirtilen dozajı takip etmek şarttır. Ayrıca, terapi her zaman tamamlanmalıdır, aksi takdirde enfeksiyon geri dönebilir. İltihap belirtileriniz varsa, bir doktorun yardımıyla uygun bir antibiyotik tedavisi almalısınız.
Dişçiye Başvurma
20’lik diş çekimi sonrası oluşan iltihaplanma belirtileri fark edildiğinde bir diş hekimine başvurmak gereklidir. Şiddetli ağrı, şişme, kanama, yüksek ateş, bademciklerde şişme ve nefes almada zorlanma gibi belirtiler varsa mutlaka bir diş hekimine danışılmalıdır. Aynı zamanda, diş çekiminden sonraki ilk hafta içinde iltihap ve enfeksiyon belirtileri fark edildiğinde hemen diş hekimine başvurmak gerekir. Diş hekimi, uygun tedavi ve ilaçlarla enfeksiyonu tedavi edecektir. Ayrıca, diş çekiminden sonra iyileşme sürecinde herhangi bir sorun yaşanırsa ve tedavi edici yöntemler işe yaramıyorsa diş hekimine tekrar başvurulmalıdır.